"Bir gün bitecek, ben sana ne başını aç ne de kapat derim. Sen git kendi vicdanınla karar ver dedi. Ben oradan çıkınca kesinlikle başımı açmayacağım dedim. Bu Rabbimin emri ben bunu siyasi bir düşünce olarak yapmıyorum. Allah’ın emrini uyguluyorum dedim ve başımı açmadım. O güne kadar cezalar ve kınamalar almaya devam ediyordum. En sonunda Ankara’dan müfettiş gelerek ifademi aldı""Gerçek olarak dairenin huzurunu ve sükutunu bozmayı gösterdiler""İfadem doğrultusunda 22 Kasım 2000 yılında benim işime son verdiler. Gerekçeleri de dairenin huzur ve sükutunu bozmaktan işime son verdiler. Ki o dönem benim kadar çalışan bir memur yoktu. Ama ona bakmadılar dairenin huzurunu ve sükutunu bozmaktan beni işten attılar. Sıkıntılı bir süreçti ailem bana çok tepki gösteriyordu. Sıkıntılar yaşadık yokluk ta yaşadık ama dönmedik ve ben bazen düşünüyorum. Ben hakkımı helal etmiyorum"Kendisine her türlü zorluğu yaşattıklarını da aktaran Atlı, sözlerini şöyle noktaladı: “Bana 28 Şubat darbesinde beni mağdur eden kimseye hakkımı helal etmiyorum. Hem bu dünyada hem de ahirette etmiyorum. Benim hakkımı Rabbim onların burnundan fitil fitil getirsin. Benim babamın da hakkını da helal etmiyorum. Biz o dönemde çok sıkıntı çektik.""Acizliğimden ağlamıyorum sinirimden ağlıyorum. O dönemlerde çok sıkıntı çektik. 14 yıl boyunca 80 darbesinden 1993 yılına kadar çok sıkıntı çektik. Dediğim gibi ekmeğimizi tırnaklarımızla kazıyarak çıkardık. Ama kimseye sıkıntı yaşatmadık devletimizin sırtına bir yük olarak gitmedik, aile bir birimize destek olduk. Ben işten atıldıktan sonra davalar açtım, itiraz etim, mahkemelere gittim.""2006-2007 yılında kanun çıktı ve memurlara işe dönüş hakkı verdiler. Ben orada yine dilekçe vererek işe dönmek istediğimi belirttim. Bakanlıktan uygun görülmedi diye yazı geldi. Gerekçe dahi göstermediler. Ben dava açmaya devam ettim ama o da reddedildi. O dönem de herkes FETÖ olayı her tarafa yerleşmişti ve Maliye Bakanlığında da vardı. 2013 yılında tekrar af çıktı, ben o dönem Keban’a gelerek AK Parti'den aday adayı oldum. O süreçten önce de devlet memurluğuna dönüş için tekrar bir kanun çıktı. Ben tekrar yazarak dilekçemi Ankara’ya gönderdim. Aylarca süründüm. Arayıp devlet bana bu hakkı vermiş neden beni başlatmıyorsunuz diyorum.""Elazığ defterdarlığı bana olumlu bir cevap vermiş neden almıyorsunuz dedim. Beni süründürdüler ve adaylığım açıklandığı gün cevap geldi. Çok sıkıntı yaşadık. Haberlerde izledim, darbe sürecindekilerinden bazıları tutuklanmış. İnşallah tutuklananalar serbest bırakılmazlar. Ama ben haklarımı helal etmiyorum. Ben 58 yaşındayım imtihanlı bir süreçten hep geçtik ama Allah’a hamd olsun.""İnşallah Rabbimiz bizi seviyordur ki bizlere bu imtihanları vermiştir. Bu imtihanları verirken altından kalkacak gücü de bize verdi. Biz bu zamana kadar kimseye muhtaç olmadık. Allah devletimize zeval vermesin ve bir daha bu günleri yaşatmasın. Yaşatırsa da inşallah rabbim sağduyulu gençleri nasip etsin ki darbelerin ve sıkıntıların önüne geçsin"
.png)
English (United States) ·
Turkish (Turkey) ·