
İthaki Yayınları'nın 20 Ekim'de raflardaki yerini alan kitaplar, her okurun gözdesi olmaya devam ediyor. Özellikle Türk debiyatınının usta kadın yazarlarından olan Suat Derviş'in kitapları, okurları sevindirmeye devam ediyor.
Kitaplara birlikte bakalım...
Kuşlar Meclisi / Bayan Peregrine’in Tuhaf Çocukları 5
Kuşlar Meclisi’nde, Bayan Peregrine’in vesayeti altındaki tuhaf çocuklar, gizemli bir kehanetin peşine düşüyorlar.
Tanrı’ya Verdikleri Adlar
Ulusal Sanat Vakfı tarafından bursa layık görülen Anjali Sachdeva ilk kitabı Tanrı’ya Verdikleri Adlar ile 2018 yılında The Story Ödülü’nün uzun listesine girdi, 2019’da ise Chautauqua Ödülü’nü kazandı.
Çöken İstanbul
Suat Derviş, bu sefer roman ya da öyküleriyle değil, hayalden hakikate yönelişinin milatlarından biri saydığı röportajları ile bizlerle. Çöken İstanbul’da yer alan, 1935-37 arasında yayınlanan bu röportaj dizileri, İstanbul’u ve İstanbulluları merkeze alıyor. Suat Derviş, birkaç sene sonra İstanbul’un Bir Gecesi’yle çizeceği panoramanın eskizini yapıyor; bizi karanlık, yoksul ve hasta bir şehrin sokaklarında dolaştırıyor.
Sabotaj: Anadolu’da Hazin Bir Komplo Öyküsü
Selim Erdoğan, Sabotaj romanı ile “Güncel olanın edebiyatı nasıl yapılır?” sorusuna cevap veriyor. Fizikçi Gürler Gür’ün sabotajın yöntemini raporlamak için gönderildiği Konya’da başına gelenler, içinde olduğumuz politik atmosferin fotoğrafını çekerken bizi hem güldürüyor hem de öfkelendiriyor. Sadece bir roman değil, aynı zamanda insana, zaaflara ve ilişkilere tutulan bir ayna. Sabotaj, şaşırtıcı kurgusu ve sahici karakterleriyle bizi bu aynaya bakmaya davet ediyor.
Zehra
Nabizade Nâzım’dan Zehra, aşkın ve kıskançlığın çaresizliğine
dair sarsıcı bir klasik.
Karabibik
Türk edebiyatında köy hayatının gerçekçi bir şekilde yansıtıldığı ilk eser olan Karabibik, Anadolu insanının portresini de kusursuz bir şekilde resmediyor.
Refet
Türk edebiyatının ilk kadın romancısı Fatma Aliye’nin 1896 yılında yayınladığı, döneminin çok ilerisinde bir roman olan Refet, henüz kadının adının olmadığı bir toplumda kadının öğrenim ve çalışma haklarını, sosyal hayattaki konumunun artırılmasını savunan güçlü bir eser. Aynı zamanda dönemin taşra ve şehir yaşantısına gerçekçi bir bakış.
Değirmen
Sabahattin Ali’nin 1927 ile 1934 yılları arasında, bazısı Atsız Mecmua, Resimli Ay, Varlık gibi dergilerde kendine yer bulan öykülerinin 1935’te derlendiği, üç ayrı kısma ayrılan Değirmen, genç bir şair ve yazarın ilk öykü kitabı olma özelliğini taşıyor.
Ergül Tosun
Kitap sayfası için iletişim:
ergul.tosun@ensonhaber.com